Zaman zaman Kur’an-i Hayat Dergisinde, seri olarak www.mirathaber.com sitesinde ayrıca kendimize ait www.sohbetikuran.biz.tr sitesinde yayınlanmakta olan Kerim Kitabımız Kur’an-ı Kerim’i “Gönül Okumalarım” diye adlandırarak çıktığım bu yolda Müslüman kardeşlerimizin Kur’an-ı ayetler üzerinde düşünerek okumalarına katkı sağlamayı ve kendilerine özel zihinsel yansımalarına vesile olmayı amacladığımı öncelikle belirtmek isterim.
Her insan Allah’ın özel yarattığı ayetidir. Kur’an-ı Kerim de Elçi Muhammed (ruhaniyetini hürmetle anıyorum) aracılığıyla her insana gönderdiği özel mektubudur. Her Müslüman kendisine Rabbinden özel olarak gönderdiği bilinciyle mektubunu okuma gayreti içerisine girdiği takdirde mutlaka kişiye özel fısıltıların farkına varacak yaşadığı hayatın ne kadar anlamlı olduğunu fark edecek ve bu hayatta çektiği sıkıntıların bile Kendisine nasıl mutluluk verdiğini bizatihi hissedecektir.
Sevgili Okuyucum öncelikle şunu bilmelisin ki; elbette Kitabımız Kur’an’ın gönül okumaları Dinimizin kurallarına ve prensiplerine uygun olması için bir metod çerçevesinde yapılmalıdır. Asla sıradan bir kitap okuyuşu şeklinde yapılmamalıdır. Çünkü Peygamberimiz başta olmak üzere yaklaşık 1500 yıldır binlerce alim, bilgin insanların üzerinde çalışmalar yaptığı, düşündüğü, Hz. Adem’den Hz. Muhammed’e kadar adına “İslam” denilen Dinin en son ilahi vahiylerin yer aldığı ve bugüne kadar ki muktesabatından yeryüzü medeniyetlerinin doğduğu yegane Kitapdır. Bu yüzden sıradan bir beşerin yazdığı Kitap gibi muhatap alıp okumak doğru olmaz. Bunun için her Müslümanın Kur’an-ı gönül okumaları yapması için kendisini bir ön hazırlıktan geçirmelidir. Bu hazırlık safhasında bilgisayar ve internet ortamı Müslüman için baş yardımcı olacaktır. Gönül okumalarına başlamadan önce Kur’an ayetleri üzerinde yapılan tefsirleri görsel veya yazılı kaynaklardan dinlemek ve okumak başlangıç için vazgeçilmezlerimizden olmalıdır. Bu dinlemeler ve okumalar kesinlikle önyargısız, taassuptan uzak ve taraftarı bulunduğunuz belirli kişilere mahsusen yapılmamalıdır. Birbirlerinin zıddına da olsa hatta daha ötesi birbirlerini tekfir eden Kur’an ayetleri üzerine farklı konuşan Alimlerin o ayetler üzerinde ki görüşlerinin okunması veya dinlenmesi gerekmektedir. Her ne konuda olursa olsun düşünce mahsulü söylenen her söz ortak akla hitab etmektedir. Her vicdanın okuduğunda benimseyeceği ve onaylayacağı görüş ve fikirlerin zaman zaman gücün emriyle söylenen sözlerin gölgesinde kalarak unutulmaya terk edilse de; ortak akıl tarafından kabul görecek sözlerin en güzeli hiç kuşkusuz mutlaka bir gün, ortaya çıkıp taraftarını bulacaktır. Bu yüzden Kur’an ayetleri üzerinde ilmi manada uzmanlaşmış, düşünmüş, konuşmuş her kimse farklı sözleri olanların mutlaka dikkatlice irdelenmesi gönül okumaların vazgeçilmezi olmalıdır. İşte o zaman bu farklılıklardan yola çıkarak Kur’an ayetleri Kişiye özel yaşadığı çağının gerektirdiği çercevede bir farkındalığın zihne yansıması keşfedilecektir. Burada dikkat edilecek tek husus bazı Kuran ayetleri vardır ki, istisnasız ittifakla kabul edilen kuralları ve görüşleri içeren ve düşünen kişinin üzerinde de aklen ve vicdanen farklı düşünme imkanı bırakmayan net ve apacık ifadeler karşısında nedenini sorgulamaksızın inanmanın gereği kabulü gerektirmektedir. Aklınca cevap bulamadığını, çelişki olduğunu düşündüğü bazı ayetler üzerinde ki yansımaların Kur’andan kaynaklı olmadığı aklın yetersizliğinden olduğu ön şart olarak kabul edilmelidir. Kur’an ayetleri, insan aklını düşünmeye sevk eden, düşündükçe aklına takılan soru işaretlerine cevap bulmasına vesile olan çıkmaza düştüğü anlarda çıkış yolu gösteren insan fıtratıyla uyumlu aklı tatmin eden ruhu doyuran Yaratıcısının kendisine kendi bedeninden daha yakın olduğunu keşfettiren sözlerin en güzelleri ile doludur.
Benim kelime, kavram, cümle ve Kur’an’ın tamamı üzerinde düşünerek Kur’an okuma esnasında zihnime yansımalardan tuttuğum notlardan ibaret olan bu çalışmalarım asla ve kat’a bir tefsir veya meal çalışması değildir. Kur’an Suresi okumalarım esnasında zihinsel olarak fehmettiğim tespitlerdir. Kişisel olarak ibadet ve zikir amaçlı yaptığımız derslerin, yazılı basın ve sosyal medya üzerinden binlerce insanla paylaşmaktan kastımızın ümmeti Kur’an okumaya yönlendirmede faydası olacağı düşüncesiyle, ayetlerin ruhuna ve surenin bütünlüğüne uygun akıl ve gönül okumaları yapmak olup Kur’an’ın ibadet muamelat ve fıkhına aykırı tespitlerin varlığı halinde ehlince uyarılmaya her zaman açık ve tashihimin beyanı olduğunu belirtmek isterim.
Kesinlikle ben bu yazılarımda bir tefsir çalışması intibaını vermek arzusunda değilim. Haddimde değil!
Bu çalışmalarımda dil bilgisi kurallarını ihlal etmiş olabilirim. Yazdıklarımıza ilk bakışta da görüleceği üzere giriş, gelişme ve sonuç bölümleri olan yazı kurallarına göre hazırlanmış bir metin değildir. Üzerinde düşünerek okuduğumuz ayet-i kerimeden zihnime yansıyan bir satırdan beş satıra kadar değişen boyutlarda bir paragraflık yaşadığım hayat tecrübelerinden kaynaklı tespitlerimden ibaret yazılardır. Benim yazı çalışmalarımı bu şekilde hazırlamamda ki amacım şudur: Hayat tecrübemden tespit ettiğim kadarıyla maalesef insanlarımızın geneli giriş-gelişme-sonuç kuralına uygun yazıların tamamını okumuyor. Göz gezdiriyor. Yazının en can alıcı paragrafını veya cümlesini okuyor ve bırakıyor. İşte okuma alışkanlığının son derece düşük olduğu bir zamanda bende elden geldiğince her insanın ilk bakışta okuyabileceği ve onu düşüncelere sevk edebileceği kişiye özel kısa cümlelerle muhatabımıza meramımızı ifade etmeye çalışıyorum. Yöntem olarak Kuran ayetlerini ve surenin bütününü okuduğumda kafamda oluşan ve uzunca anlatımla yazılması gereken hususları kısa ve özünü yazıyorum. Bu yüzden benim yazılarım için “kural dışı” diyenlerin haklılığını kabul ettiğimi ifade etmek isterim. Kur’anın ayet ve surelerinin verdiği mesajlardan esinlenerek yaptığımız bu gönül okumalarımızın her bir pragrafından detaylandırılabilecek makaleler hazırlamak mümkündür. İnşallah bu formatta Kur’an’ın tamamı üzerinde okumaları tamamlayıp tekrar başa dönme imkanı nasib olursa işte o zaman paragraflardan makale çıkaracak şekilde çalışmalar yapmak niyetinde olduğumu bilmenizi isterim. Benim ömrüm vefa etmez ise bu metodla gönül okumaları yapan her Müslümanın bu çalışmaları çağlara sari olarak Kendi şahıslarına özel Ümmetin istifade edeceği eserler ortaya çıkaracaklardır.
Benim alışılmışın dışında böyle bir istisnai yolu izlemem deki kastım insanlarımızın pratik hayatta Kuran okumaya yönelmelerine katkı sağlamaktır. Benim gönül okumaları yazılarım ilk müşterisi için biraz zor olur ama süreçte kendisine özel okuyucu kitlesi oluşturacağından zamanla müdavimlerini Kuran okumaya yönlendireceği kanaati taşımaktayım. Allah’ın izniyle.
Kısmen Kuran-i Hayat Dergisinin bazı sayılarında yayınlanan ileriki zamanlarda seri kitap şeklinde okuyucularımın istifadesine sunmak istediğim çalışmalarımı sunmaktan dolayı Rabbime hamd ediyorum. Okuyucularımın da istifade etmesini kendilerine özel gönül okumalarına vesile olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum. Bir an önce seri kitaplarda buluşmak ümidiyle Allaha emanet olunuz.